Hiç ve Her Şey – Bülent Özdemir

Roman ve öykünün aksine şiir ne kadar öznel bir tür, sizce de öyle değil mi? Öyküden çıkartılacak sonuç ya da yazarın okuyucuya iletmek istediği mesaj sınırlı olsa da şiir sonsuz olasılıkta yaşanmışlık paylaşıyor okuyucusuyla. Belki de bu yüzden çok sık okuma listeme ekleyemiyorum şiiri. Şiir kitaplarını alıp elime roman okurmuş gibi sayfa sayfa çevirerek okuyamıyorum.

     Her şiir, şairinin yüreğinde filizlenen bir duygu paylaşımı bana göre. Bu özel edebi türün güzel bir örneğini geçtiğimiz günlerde okudum. Bülent Özdemir’in nazik hediyesi ile kitaplığıma eklediğim Hiç ve Her Şey 3. Baskısını yapan bir şiir kitabı ve içinde tam 26 şiir var.

     Şiir türünde kitap okurken daha özenli davranıyorum. Her bir şiiri tabiri caizse sakin kafayla okudum ve kendime o şiirin hissettiklerini anlamak üzerine kısa molalar verdim. Anlayacağınız tam bir şölendi Hiç ve Her Şey benim için.
     Yazının başında bahsettiğim gibi ben şiirlerde kendi hayatımdan, geçmişimden ya da bazı endişelerimden çok mısra buldum. Özellikle Sûr şiiri kitapta en çok etkilendiklerimden biri oldu. Şiirin bende hissettirdiği duygular o kadar yoğun ve derindi ki her okuduğumda farklı bir tat aldım diyebilirim.

     Baskı sayısından da anlaşıldığı üzere okuyucusunun beğenisini kazanan bu harika şiir kitabını bir an önce kitaplığınıza eklemenizi diliyorum.